15 Ağustos 2013 Perşembe
Bir aptalın anlattığı masal
Bilinç sahibi bir varlık, yaşamı üzerine düşünmeye başladığında, anlam kavramını karşısında bulur.
Ve hemen ardından onun iki soruyu yanında sürüklediğini fark eder.
Yaşamın bilinmezliği ortada dururken anlamını kavramak nasıl mümkün olabilir?
Eğer yaşamın bir anlamı varsa, salt benim onun hakkında verdiğim bir hüküm hepimiz için geçerli olabilir mi?
Zaman aktıkça ,tümüyle farklı yeni anlamlar peşine düştüğümü görüyorum.
Ve sanki her birey, hemen ötesinde gerçekleşen yaşamı kendi kişiliğinin ve bilgi birikiminin açtığı bir pencereden anlamaya çalışıyor ya da anlamlandırıyor...
Yoksa yaşamın bir anlamı yok mu?
' Sön kısa mum sön!
Hayat yürüyen bir gölgedir ancak, zavallı bir oyuncu ki sahnede
Çalımla dolaşarak saatini dolduruyor
ve sonra duyulmuyor bir daha
Bir aptalın anlattığı masal ki
Sırf kuru gürültü ve şamata
Hiçbir anlamı da yok.' Macbeth 5. perde 5. sahne
Macbeth'in bu ünlü söylemine katılamıyorum.
Bence, özgün bir yaşam sürebilen, yani kendi hikayesini yaratabilen her kişi anlamlı bir yaşam sürmüştür.
Ama başkalarını buna inandırmaya çabalamamalıdır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder